29 Kasım 2019 Cuma

Yüz ve boyun estetiği hakkında bilinmeyenler

Estetik Plastik Ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op.Dr.Ali Rıza Öreroğlu Konu hakkında bilgiler verdi.

Hem ameliyatlı hem de ameliyatsız estetik uygulamalar ülkemizde de dahil olmak üzere dünyanın birçok yerinde oldukça popüler bir hal almışlardır. Gerek plastik cerrahinin ve ameliyatsız estetik işlemlerin gelişmesi ve hem cerrah hem de uygulayıcı sayısının artması ve buna eşlik eden internet ve beraberinde sosyal medyanın oldukça yaygınlaşması ve erişilebilir hale gelmesi ile, insanlar estetik uygulamalar hakkında kolayca, zengin bir içeriğe ulaşabilmekte, bunlardan haberdar olabilmekte ve bunlara ilgi gösterip yaptırmaya yönelebilmektedirler. Yüz estetiği konusunda ABD'de ihtisas yapmış olan Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op.Dr.Ali Rıza Öreroğlu, bu konuda bizleri, çeşitli noktlara değinmekle beraber, yüz ve boyun germe ameliyatları hakkında bilgilendirecek.

Her hastanın bireysel bir yapısı, ihtiyaçları ve istekleri vardır

Günümüzde artık birçok kişi görünümüne daha fazla özen göstererek, gerek kozmetik ürünlerle, gerek ameliyatlı ve ameliyatsız estetik uygulamalarla görünümlerini daha iyileştirmeye yöneldiğini ve yaşlanmaya karşı direnç gösterdiğini görüyoruz. 20'li yaşlarda ve 30'lu yaşların başlarında burun estetiği (rinoplasti), meme büyütme, dolgu ya da yağ enjeksiyonları ile yüz kontürlerini iyileştirme gibi işlemler daha popülerken, 30'lu yaşların devamında ve 40'lı yaşların başlarında ise meme dikleştirme, liposuction, göz kapağı estetiğ ve tabii yine botoks ve dolgu ya da yüze yağ enjeksiyonu gibi işlemler popüler bir hal alabiliyor. 40'lı yaşların devamı ve 50'li yaşlarda ise yine vücut şekillendirme işlemleri ile beraber, yüz gençleştirme işlemleri sıkça başvurulan alanlar arasında yer alıyor. 60'lı yaşlar ve devamında ise yüz ve boyun germe, yüze yağ enjeksiyonu, göz kapağı estetiği gibi yüz gençleştirme işlemlerinin daha ön plana çıktığı görülebiliyor.

Burada değineceğim yüz estetiği konusu ise estetik uygulamaları alanları arasında en önemli, en hassas ve en çok gözle görülebilen sonuçlara sahip uygulama alanlarının başında yer alıyor. Yüz estetiği oldukça bireyseldir. Aynı uygulamanın bile iki farklı hasta üzerinde farklı şekilde gerçekleştirilmesi gerekebiliyor. Hastanın anatomik yapısı ile beraber, yaşamı boyunca maruz kaldıkları, geçirdiği süreçlerden almış olduğu etkiler, istekleri, sağlık durumu gibi farklı etkenler bu bireyselliği oluşturur. Bu nedenle özellike yüz estetiği ile ilgili cerrahi işlemlerin her hasta için detaylı bir şekilde, özel olarak planlanması gerekir. Ameliyatsız olan işlemlerin uygulanışı dahi bu bahsedilen nedenlerden dolayı bu bireysellikten pay alabiliyor.

Yüz estetiği neleri içerir?

Yüz estetiğine dair işlemleri ameliyatlı ve ameliyatsız olarak iki şekilde ele alabiliriz. Botoks, dolgu, PRP, mezoterapi, peeling, mikroiğneli radyofrekans uygulamaları, cilt bakımları gibi ameliyatsız uygulamalar günümüzde popülerliğe sahip, sıkça tercih edilen uygulamalardır. Cerrahi olarak ise, yüz ve boyun germe, yüze yağ enjeksiyonu, göz kapağı estetiği, kaş kaldırma, alın/şakak germe gibi operasyonlar, hem yüz şekillendirme hem de yüz gençleştirme konularında etkili ve tercih edilen işlemlerdir. Daha verimli sonuçların alınması adına, ameliyatlı ve ameliyatsız işlemler, aralarında sinerji yaratılarak, eş ya ya da yakın zamanlı şekilde gerçekleştirilebilirler.

Burada sizlere yüz estetiğine dair cerrahi işlemlerden olan, oldukça ilgi gören fakat üzerine fazla konuşulmayan yüz ve boyun germe ameliyatlarından biraz bahsetmek istiyorum.

Yüz ve boyun germe ameliyatlarının hedefleri nelerdir?

Zaman içinde, insanlar yaşlandıkça, yüzlerindeki deri gevşeyerek yer yer sarkmalar geliştirebiliyor. Çene hattı çizgisi yumuşayarak ''gıdı''lara dönüşebiliyor. Ön çene altında gevşemiş deri ve yağ dokusu fazlası dikey olarak katmanlar oluşturabiliyor. Yüz altındaki derin dokular (yağ, kas gibi) gevşeyerek deriyle beraber derin sarkmalar oluşmasına sebebiyet verebiliyor. Yüzdeki çeşitli bölgelerde kırışıklıklar oluşabiliyor. Tüm bunlara zamanla beraber kişisel yaşam tarzı, yoğun kilo alımları ve verimleri, yerçekimi etkisi, güneşe maruz kalma gibi durumlar da katkı sağlıyor. Yüz ve boyun germe ameliyatlarının temel hedefleri, yüzde ve boyunda oluşan bu oluşumları düzeltmek, görsel olarak iyileştirmektir.

Çene çizgisi üzerindeki sarkmış, gevşek derinin sıkılaştırılması, ağız, burun çevresindeki derin çizgilerini giderilmesi, yanaklardaki sarkık ve fazla derinin, çene ve boyundaki sarkık, fazla derinin ve yağ dokusunun alınması, orta yüzdeki sarkmış derin yüz dokularının sıkılaştırılarak daha üst pozisyona alınması yüz ve boyun germe ameliyatlarının hedefleri arasındadır. Ayrıca, yüz hatlarının belirginleşmesi, yüzün genel olarak daha genç bir görünüm kazanarak yenilenmesi, yüz ve boyun germe ameliyatlarının hedeflediği sonuçlardır.

Yüz ve boyun germe ameliyatları alın bölgesini, kaşları, göz çevresi ve göz kapaklarını hedef almaz. Fakat bahsedilen bu bölgelerdeki sorunları düzeltmek için yapılan alın/şakak germe, kaş kaldırma, göz kapağı estetiği ameliyatı gibi ameliyatlar, bir yüz ve boyun germe ameliyatı ile birleştirilebilir ve ihtiyaca göre çok daha etkili sonuçlar yaratabilirler. Yüzeysel, ince kırışıklıklar, ciltteki düzensizlikler ve cilt kalitesindeki sorunlar, ciltteki güneş hasarı gibi oluşumlar yüz ve boyun germe ameliyatlarının hedefinde değildir. Bahsedilen bu durum için farklı tedavi uygulamaları bulunur. Ayrıca yüz ve boyun germe ameliyatları yaşlanmayı durdurmayı hedeflemez. Yaşlanmanın yüz ve boyundaki mevcut göstergelerini düzeltmeyi, iyileştirmeyi hedefler. Yüz ve boyun germe ameliyatları, yüz ve boyun için birer restorasyon çalışması olarak ifade edilebilirler.

Yüz germe operasyonunda, kulak önünden başlayan, saç çizgisine ve kulak arkasına uzanabilen kesiler yapılır ve yüz derisi kaldırılarak alttaki derin yüz yapılarından (kas, yağ dokusu gibi) ayrılır, fazla yüz derisi alınarak gerginleştirilir ve kesi yapılan yerlerden dikiş veya zımbalama yöntemi ile birleştirilir. Böylelikle yüz derisi drape edilmiş olur. Gerekli görülen yerlerde alttaki derin yapılar da gerilir. Beraberinde çene altına yapılan bir kesi ile de boyun germe işlemi de yapılır.

Yüz germe operasyonları genellikle, genel anestezi altında, 2 ile 5 saat arasında sürer denebilir. Operasyonun kapsamlılığı ve diğer başka operasyonlarla kombine edilip edilmediği bu süreyi etkiler. İyileşme süreci de yine bu faktörlerden etkilenir. Fakat genellikle hasta, dikkat etmesi gereken bazı durumlar dışında kısa süre içinde günlük hayatına dönebilmektedir.

420b5eb5512a48ceb47318f0e8b567fe

Yaz mevsiminde oluşan cilt lekeleri nasıl geçer?

Yaz mevsiminde güneşin etkisiyle ciltte bir takım can sıkıcı lekeler meydana gelir. Dermatoloji Uzmanı Doktor Emre Tambay, yaz mevsiminde oluşan cilt lekelerinin tedavisi ne nedenleri hakkında önemli bilgiler verdi.

Melazma ciltteki melanosit hücrelerinin aktivasyonu ve melanin pigmentinin artışına bağlı olarak cildin koyulaşmasıyla karakterize bir durumdur. En sık yanak, burun üzeri, alın, çene ve bıyık bölgesi, daha nadiren vücutta güneş gören omuz göğüs ve kolların üst bölgeleri de etkilenebilir.

Melazmanın nedenleri nelerdir?

En sık sebebi güneş maruziyeti (ultraviole ) olup yaz aylarında artış gözlenir. Evdeyken, araba kullanırken camdan giren ultraviole ışık ayrıca ev, ofisteki ışık kaynakları, bilgisayar ekranından yansıyan ışık dahi melazmayı tetikleyebilir. Başta gebelik olmak üzere hormonal değişiklikler, doğum kontrol haplarının ve horman salgılayan doğum kontrol yötemlerinin (rahim içi araç) kullanılması, oto-immun tiroid hastalığı, adrenal yetmezlik, sıcak maruziyeti , parfüm içeren kozmetiklerin güneş gören bölgelerde kullanılması melazmanın diğer sebepleri arasındadır.

Melazma tedavisinde neler kullanılır?

Leke açıcı ilaçlar (hidrokinon, azeleik asid, topikal retinoidler gibi)
Kimyasal peeling
Lazer tedavileri (q-switch ve fraksiyonel lazerler)
Melazmadan korunma ve tedavinin devamında nelere dikkat edilmelidir?
Melazma tedaviyle birkaç ayda belirgin olarak gerilerken kısa sürede tekrarlayabilir. Güneşten korunma en önemli korunma yöntemidir. 50 faktör ve üzeri UVA/UVB filtreli güneş koruyucuların hergün kullanılması önemlidir. Hormonal ilaçlara bağlı oluştuysa bu ilaçların kesilmesi gerekir. Antioksidan gıdalar yada besin destekleri, niasinamid (B3 vitamini), c vitamini kullanımı melazmayı baskılamada ve diğer tedavi seçeneklerine destek olarak etkili bulunmuştur

3f7186ca21714b2ea74b76d3da042cac

27 Kasım 2019 Çarşamba

Doğumu hızlandırmak için ne yapmak gerekir?

Zamanınız doldu. Bebek geldi, gelecek ancak vücudunuzda buna dair hiçbir belirti yok. Bebek gelmemekte ısrar ediyor. Bu durumda doğumu hızlandırmak için ne yapmalı? İşte ilginç yöntem...

Avustralyalı blogger Sophie Cachia 2. çocuğunun doğumunu hızlandırmak için uyguladığı ilginç yöntemi okuyucularına itiraf etti. Instagram'da 229 bin takipçisi olan 2 çocuk annesi Cachia, her şeyi büyük bir açıklıkla takipçilerine anlattı.


"Eşim Jaryd'e banyoya gidip eliyle kendisini tatmin etmesini söyledim. Seksin bebeği hızlandırdığı söylenir ancak aslında bunu yapan semen."


42. haftasına gelen Cachia, bebek bir türlü gelmeyince onu hızlandırmaya karar verdi. İnternetten doğal yöntemleri araştırmaya başladı. En etkili yöntemlerin adaçayı yağı, ananas ve seks olduğunu öğrenince üçünü de denedi. İlk önce adaçayı yağıyla banyo yaptı, daha sonra ananas yedi. Bebek hala gelmeyince tek çare kaldı. Seks


Semenin serviksi yumuşattığını söyleyen Cachia, kasılmalara neden olan hormonun aynı zamanda orgazm sırasında salındığını söyledi. "İster tesadüf diyin ister benim bir dahi olduğumu ancak o gece düzensiz kasılmalar meydana geldi."


Sabah olduğunda hastaneye gitti ve doğumun başladığını öğrendi. Bundan sonra her anını Snapchat'te canlı yayınlayan Cachia, takipçilerine doğumun neye benzediğini gösterdi.


Cachia sağlıklı bir kız çocuğu dünyaya getirdi. Betty ismini verdiği kızı şimdi 7 aylık.


0780abac94864b958ec9525d3a8132be

Hamile kalmak isteyenlere öneri!

Gecede sadece bir kez mi ilişkiye giriyorsunuz? Doğal yollardan çocuk sahibi olamamanızın sebebi bu olabilir. Yeni bilimsel bulgulara göre, gecede üç saat içinde ikinci kez ilişkiye girmek gebelik şansını artırıyor.

Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Betül Görgen, Çin'de yapılan araştırmanın detayları hakkında şu bilgileri verdi:

"Çin'de Shengjing Hastanesi'ndeki araştırmacılar, 250 erkekten son boşalmadan birkaç saat sonra ve birkaç gün sonra sperm örnekleri aldılar. Farklı örneklerde spermlerin volüm ve hareketleri karşılaştırılarak farklılıklar kaydedildi.

Araştırma sırasında, sperm hareketini artıran proteinlerin ilk boşalmadan kısa süre sonra alınan yeni boşalmada çok daha fazla olduğu ortaya çıktı. Ayrıca spermin yumurta yüzeyine yapışması için gereken proteinlerin de daha yüksek olduğu saptandı.

Tüp bebekte de işe yarıyor

Çalışmanın ikinci etabında tüp bebek için hazırlanan 500 çift değerlendirildi. Sperm örneklerinin son boşalmadan ne kadar sonra verildiği sorgulandı.

İlk boşalmadan 180 dakikadan daha kısa sürede verilen spermlerle tüp bebek uygulanan çiftlerde gebelik olasılığının arttığını saptandı. Çünkü, döllenmeyi sağlayan spermler en hızlı yüzen spermlerdir. İlk boşalmadan sonraki 180 dakika içinde toplanan spermlerin daha hızlı yüzdüğü ve gebelik oluşturma kapasitesinin daha fazla olduğu bulundu. Bu özellik hem doğal yolla hem de tüp bebek yoluyla gebelik oluşumu ve canlı doğum şansını artırıyor. Spermler, boşalmadan önce testiste ne kadar çok kalırlarsa DNA hasarına o kadar duyarlı hale gelirler."

Araştırmanın sonuçları Journal MolecularCellular Proteomics dergisinde yayınlandı.

b9369102c0e342959bdd7817b4ecab63

Peynirde prostat kanseri tehlikesi!

Peynir, Türk mutfağında -özellikle Türk kahvaltılarında- çok önemli bir yere sahip. Bu yüzden Amerikalı bilim insanlarının araştırması peynir ve tereyağı sevenleri endişelendirebilir.

Amerikalı bilim insanları milyonlarca erkeğin beslenmesini inceleyen 47 farklı araştırmanın verilerini analiz etti. Buna göre peynir ve tereyağı gibi süt ve süt ürünleri prostat kanseri riskini arttırıyor.


Araştırmaya göre düzenli olarak süt ve süt ürünleri tüketen erkeklerin prostat kanserine yakalanma riski %7/76 daha fazla. Buna karşın vegan beslenme prostat kanseri riskini düşürüyor. Uzmanlar süt ve süt ürünlerinin anahtar bir büyüme hormonunu ve kalsiyum seviyesini yükselttiğini düşünüyor. Bu iki faktörün de prostat tümörleriyle bağlantılı olduğu söyleniyor. Bu araştırma Batı'ya oranla süt ve süt ürünleri tüketiminin az olduğu Asya ülkelerinde prostat kanseri riskinin neden düşük olduğunu açıklıyor.


Araştırmayı yöneten Dr. John Shin, "Birçok araştırma sebze ağırlıklı beslenmenin prostat kanseri riskini azalttığını veya hiçbir değişiklik yaratmadığını gösterirken hayvansal beslenmenin, özellikle süt ve süt ürünlerinin, prostat kanseri riskini arttırdığını veya hiçbir değişiklik yaratmadığını gösteriyor." dedi. Dr. Shin, daha kesin bağlantılar kurmak ve nedenleri anlamak için daha fazla araştırmanın gerektiğini de ekledi.


Yine de süt ve süt ürünlerini bırakmamak da fayda var

İngiliz Profesör Tom Sanders, bu araştırmanın süt ve süt ürünleri ile prostat kanseri arasında bağlantı kurmak için oldukça zayıf olduğunu düşünüyor. "Fazla kilo daha güçlü bir risk faktörü. Veganların daha az risk taşımasının sebebi beslenme şekilleri değil, daha zayıf olmaları olabilir." diye ekliyor.

9d6d452ba476463fab172e1343a9c3ab

Bu besinler meme kanseri riskini azaltıyor!

Prof. Dr. Sezer, "Akdeniz usulü beslenen kadınların meme kanserine yakalanma oranları daha azdır. Balık, zeytinyağı ve sebze tüketmek meme kanseri riskini azaltıyor." dedi.

Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yavuz Atakan Sezer, Dünya Sağlık Örgütüne göre her 8 kadından birinin meme kanserine yakalandığını söyledi. Prof. Dr. Sezer, bu kanser türünün tamamıyla kalıtımsal olmayabileceğini ancak yakın akrabalarda diğer türlerinin görülmesinin, kadındaki meme kanseri riskini artırdığını vurguladı.


Aşırı kiloların insan sağlığına verdiği zarara değinen Sezer, şöyle devam etti: "Obezite, çağımızın vebası haline geldi. Meme kanseri riskini artıran en önemli faktör kilodur. Ortalama vücut kitle endeksindeki her 5 birim artış bir kadın için yüzde 7-12 oranında riski artırıyor. Kadınlara söyleyeceğimiz en önemli şey; lütfen kilo almayın. 30 yaşından menopoza kadar kilo verildiği zaman riski yüzde 40 azaltıyor. Akdeniz usulü beslenen kadınların meme kanserine yakalanma oranları daha azdır. Balık, zeytinyağı ve sebze tüketmek meme kanseri riskini azaltıyor."


Spor, meme kanseri riskini yüzde 25 azaltıyor

Spor yapmanın sağlıklı yaşam için en iyi ilaç olduğunu dile getiren Sezer, "Pasif yaşanmayacak, yani egzersiz yapılacak. Günlük 20 dakika, haftada 140 dakika eder. 20 dakika yürüyüş, yüzme, bisiklete binmek gibi hafif sporlar yapmak ya da aerobik, kardiyo ve pilates gibi dinamik kas gücü gerektiren sporları da 10 dakika yapmak, meme kanseri riskini yüzde 25 azaltıyor." diye konuştu.Kadınların 20-40 yaş arasında 3 yılda bir doktor kontrolü yaptırması gerektiğine işaret eden Sezer, 40 yaşından sonra ise her kadın yılda bir kez meme cerrahı tarafından kontrol edilmesinin şart olduğunun altını çizdi.

Hastalığın teşhisinde önemli bir aşama olan mamografiye de değinen Prof. Dr. Sezer, şunları kaydetti: "En çok sorulan soru '70 yaşına kadar her yıl mamografi çektireceğim, bu benim kanser riskimi artırmaz mı?' Bugüne kadar mamografi nedeniyle meme kanserine yakalanıldığını gösteren çalışma yok. Mamografide alınan doz çok cüzi bir dozdur. 5 bin kilometre uçak yolculuğu yapan veya bir ay boyunca sokakta dolaşan kişinin dış faktörlerden aldığı dozla aynıdır. Mamografi çekerek yılda bin 300 kadının hayatını kurtarıyoruz ama mamografiye bağlı kaybettiğimiz hiçbir kadın yok."


bece003024404c4592f214995bd05828

24 Kasım 2019 Pazar

Tırnak beyazlatma formülleri

Tırnak sararması sık rastlanan bir sorundur. Ancak sigara haricinde de sık oje sürmek, kozmetik ürünler ve işlemler tırnakların sararmasına neden olur. Tırnak beyazlatma formülleri ile sararan tırnaklarınızı kolaylıkla beyazlatabilirsiniz.

fceaed4668a744a3b675b854203d9bcd

Ihlamur saç dökülmesini önlüyor!

Ihlamurun saç dökülmesine iyi geldiğini biliyor muydunuz? Özellikle Haziran ve Temmuz aylarında çiçek açan ıhlamur sarımsı ve güzel kokusuyla yaz mevsimini renklendirmektedir. Çok zengin içeriğe sahip ıhlamur, saç dökülmesini ortadan kaldırıyor.

Çok zengin içeriğe sahip olan ıhlamur, sağlığımızı korumak adına bol kalsiyum, A ve C vitaminleri içermektedir. Zengin içeriği ile sağlığımızı korumak için en güvenilir takviyelerden biridir.


Yatmadan önce 1 bardak ıhlamur çayı ile rahat bir gece geçirmek mümkün. Aynı zamanda sinir sisteminde gerginliği azaltmak için sinirleri kuvvetlendirmeyi sağlar. Yatıştırıcı olma özelliği sayesinde rahatlatıcı ve iyi bir uyku vericidir. Yatıştırıcı olmanın yanında kanı temizler, kan dolaşımını destekler nitelikte olup varsa kansızlığınızın giderilmesine yardımcı olur.


Vermiş olduğu bu desteklerle vücut direncini arttırmaktadır. Ter söktürür ve vücut üzerinde antioksidan etkiye sahiptir. Belki de en dikkat çekici özelliği olarak saç köklerini derinlemesine besleyerek saç dökülmesini önlemiş olur. 


Haftada 3 bardak ıhlamur içerseniz...

Daha canlı ve kuvvetli saçlar için en azından haftada 3 bardak ıhlamur çayı ile saçlarınıza özel ve doğal bakım yapmış olursunuz. Aynı zamanda sağlığınız üzerindeki antioksidan etkisi ve yatıştırıcı özelliği ile sizi dengede ve sağlıklı tutmak için en büyük destekçiniz olacaktır.

a14114aeb31d4a3c92f4a11e3718a401

Bu sonbahar sezonuna damga vuracak 10 ayakkabı trendi

2019 sonbahar/kış sezonu artık kapıda. Sezona hazırlıklı başlamak isteyenler için önümüzdeki sonbahar/kış sezonuna damga vuracak 10 ayakkabı trendini listeledik.

Platform topuklular

70'lerin hakimiyetini büyük ölçüde hissettiğimiz 2019 sonbahar/kış sezonunda iddialı platform topuklular da geri dönüyor.

Çiçek desenli botlar

Sezonun ayakkabı trendleri oldukça iddialı. Viktoryen bot tasarımlarıyla birlikte çiçek desenleri de oldukça ezber bozuyor.

Mary Jane

Richard Felton Outcault'un Buster Brown adlı çizgi filminden sonra hayatımıza dahil olan Mary Jane ayakkabılar sezonun en göze çarpan ayakkabı trendleri arasında yer alıyor.

Hayvan desenleri

Çita, leopar, zebra, yılan ve hatta inek. Hayvan desenleri yükselişini bu sezon da sürdürüyor.

Küt burunlu

Uzun yıllardır sivri burunlu ayakkabılar hükmünü sürerken küt burunlular bir anda moda gurularının favorisi haline geldi. Kabul edelim, sivri burunlulardan daha rahatlar.

Bağcıklı

Botlarda Viktoryen dönem etkisinden bahsetmiştik. Bağcıklı botlar ve çizmeler de sezona damgasını vuracak gibi görünüyor.

Mücevher detayları

Baştan ayağa gösterişi seven kadınlar için sezonun ayakkabı trendi parlak ve aksesuarlı ayakkabılar.

Tüylü

Tartışmasız sezonun en sıcacık trendi içi-dışı tüylü ayakkabılar. Şimdiden içimiz ısındı.

Şık makosenler

Makosenlerin rahatlığını giyen bilir. Makosen ayakkabılar sezonun en sofistike trendlerinden birisi.

Ayakkabı-çorap uyumu

Kışın ayaklarınızı sıcacık tutarken ayakkabı-çorap uyumuyla tarz ve sofistike bir görüntü yaratabilirsiniz.

70187501c2f74de5bbf5742648477ac7

Kış düğünleri için saç aksesuar önerileri

Büyülü bir kış düğünü için saç aksesuarları olmazsa olmazdır. Saç aksesuarları ile kendinizi daha da özelleştirebilirsiniz. Basit, abartılı olmayan ama fark yaratan saç aksesuarları ile göz önünde olmaya ne dersiniz?

Yıldızlı toka

Bu toka ile ben bir yıldızım mesajı verebilirsiniz.

Altın kaplama çiçek

Çok basit ama o kadar da güzel görünmek için böyle bir seçim yapabilirsiniz.

İncili saç bandı

Bu yıl inci oldukça popüler. Sizde modaya ayak uydurmayı seviyorsanız tercihinizi incilerden yana yapabilirsiniz.

Vintage tasarımlar

Bu tür eski ama şık tasarımlara saçınızda yer vermek sizi Game of Thrones'da düğün yapıyormuş gibi hissettirebilir.

İğneli minimalist tokalar

Düzenli bir gelin değil harika bir gelin olmak için minimalist tasarımlı tokalar tercih edebilirsiniz.

Çiçekli saç bantları

Saçlarınızı savurun ve biraz süslü görünmek için çiçekli saç bantları tercih edin.

Metal tokalar

Düğününüz geleneksel olarak süslü olmak yerine biraz daha özgün bir tarz yaratmak istiyorsanız saçlarınızı atkuyruğu yapabilir ve metal bir toka ile toplayabilirsiniz.

Çift saç bantları

Çift saç bantları ile olduğunuzdan daha kusursuz ve şık görünebilirsiniz.

Boncuklu ve çiçekli saç tokası

Saçlarınızda bir çiçek buketi taşımaya ne dersiniz? Alttan toplanmış saçlarınızı tutturabileceğiniz boncuklu toka ile şıklığı elde edebilirsiniz.

5babf38e3ae141e9bb767c19b959f1e6

23 Kasım 2019 Cumartesi

Kusursuz görünmenizi sağlayacak 6 bahar makyajı trendi

Makyaj trendleri her mevsimde hızla değişmeye devam ediyor. Biz de sizin için bahar mevsiminde kusursuz görünmenizi sağlayacak 6 makyaj trendini paylaştık. İşte 6 bahar makyajı...

Şeffaf ve parlak cilt makyajı

Zarif görünen doğal makyaj görünümleri birkaç yıldır popülerliğini sürdürmeye devam ediyor. Önümüzdeki sezonlarda da rastlayacağımız bu tür makyajları bahar mevsiminde uygulamak için süper bir seçenek. Sadece cilt tonunuza mükemmel bir şekilde uyan parlak ve ışıltı veren fondöten uygulayın. Sonra ise elmacık kemiklerinizin üzerine şeffaf tonlarda bir allık uygulayın. Enson olarakta göz kapaklarınızın üzerine doğal gölgeli biri göz farı uygulayarak, rimelle bitirin.

60'lı yıllar makyajları geri döndü

Moda trendlerinde olduğu gibi makyaj trendlerinde de eskilere gitmeye devam ediyor. Bu bahar gözlerinizi 60'lı yıllardaki gibi büyük göstermeye ne dersiniz? Pastel veya bej-kahverengi göz farı ve ipek  kirpikler ile baharı karşılayabilirsiniz. Kaşları da doğal olarak ön plana çıkarmaktan korkmayın.

Portakal veya mercan göz farı

Bu yılın rengi seçilen mercan rengini, bahar mevsiminde makyajınıza eklemenin tam zamanı! Gözlerinizi  etkileyici kılmak için parlak, renkli bir göz farı paleti kullanın. Bu renkler turuncu, mavi, yeşil, pembe veya mercan rengi olmalıdır.

Alt eyeliner

Alt kapaklarınıza eyeliner çekmek yeni trendler arasında. Gözlerinizin alt kısmına renkli eyeliner denemekten korkmayın. Bunları gölgelendirerek farklı bir bahar makyajı elde edebilirsiniz.

Sihirli mat dudaklar

Parlak dudak makyajı sona ermiş gibi gözüküyor. Bu yıl mat ruj renklerini göreceğiz. Bordo, mor pembe, kahverengi, mavi ve siyah gibi renkler şu anda zirve yapmuş durumda. Bahar mevsimi için bu renklerden uzak durmayın.

Parlak elmacık kemikleri

Klasik ve doğal allık tonları bu baharda popülerliklerini kaybetti. Turuncu tonlu bir allık seçerek yanaklarınıza ışıltı verebilirsiniz. Bu tarz renkler elmacık kemiklerinizin parıldamasını sağlar ve bu da güzelliğinizin ön plana çıkmasını destekler.

bae4ad430cdc4823be697036a63ccede

Yaz aylarında yaşanan 5 cilt sorunu ve çözümleri

Yaz mevsiminde hissettiğimiz sıcaklık birçok soruna yol açabiliyor. Özellikle yazın üzerinde ortaya çıkan 5 sorunu ve çözüm yollarını sizin için paylaştık. İşte yaz aylarında yaşanan 5 cilt sorunu ve çözümleri...

Güneş yanıkları

Güneş yanığı genellikle güneşli bir günün ardından korunmasız ciltte görülür. Onlardan kaçınmak için vücudunuzu bir kıyafetle ve başınızı bir şapka ile örtün. Yeterince su içmeyi ihmal etmeyin. Eğer yanmışsanız aloe vera veya mentollü bir krem uygulayın. Soğuk kompres uygulayın. Yanmış alan çok büyük veya ağrılı ise, doktorunuza başvurun.

Kuru cilt problemi

Sıcak havanın da etkisiyle kuruyan cilt, kaşınmaya, çatlaklara, erken kırışıklıklara ve renk değişikliklerine neden olabilir. Kuru ciltten kaçınmak için sabun yerine nemlendirici içeren jeller kullanın. Nemlendirici kremleri yaşınıza göre olanını kullanın. Güneş koruyucu uygulamayı, güneş gözlüğü takmayı ve sigarayı bırakmayı unutmayın.

Uyluk tahrişi

Çoğunlukla şort ya da mini etek giymekten dolayı oluşabilen uyluk bölgesindeki tahrişi C, E ve salatalık özü içeren kremlerle geçirebilirsiniz. Günlük olarak ılık duş alın ve vücudunuzdaki sabunu iyice yıkayın. Tahriş olmuş bölgeye buz uygulamayın.

Jilet tahrişi

Özellikle bikini ve koltuk altı gibi hassas bölgeler tıraş edildikten sonra kızarabilir. Kızarıklığı, şişliği ve kaşıntıyı azaltmak için birkaç damla lavanta yağı alın, tıraş sonrası losyonunuzla karıştırın ve hasarlı bölgeye uygulayın. Alternatif olarak, birkaç çileği püre haline getirin ve kremle karıştırın. Etkilenen bölgeye kısa bir süre uygulayın ve ılık su ile yıkayın.

Terleme ve koku problemi

Terleme ve ayaklarınızın-koltuk altlarınızın hoş olmayan kokusu yaz mevsimini mahvedebilir. Bunu önlemek için pamuklu doğal malzemelerden yapılmış çorap ve kıyafet giymek gerekir. Kıyafetlerinizi günlük olarak değiştirin ve düzenli olarak duş alın. Terlemeyi önlemek içinse kahve yerine yeşil çay tüketin. Deodorant kullanmayı ihmal etmeyin.

d6237ca190964da5bf72492da17aecd9